Şapkasını taktı, ceketinin düğmesini ilikledi, bir hışım kapattı dükkanın kapısını. Komşu dükkanın 15 yaşlarında cılız çırağıyla gözgöze geldiler. Aldırış etmeden yoluna devam etti.
Çocuk baştan beri hoşlanmamıştı bu ihtiyar adamdan. Banliyonun en eski baharat dükkanı, en ihtiyar baharatçısı, en keskin baharatları... Hiçbirinden zerre hazetmemişti. Pek haksız da sayılmazdı.
Yol boyu kendi kendine söylenecekti bu ihtiyar. Oysa; bir zamanlar şiirler yazardı. Çocukluğunda bu şiirlerden kasaba meydanında okuyup şapkasına bozukluk toplamışlığı çoktu. Topladığı paralarla da saat kulesinin altında tezgah açan yaşlı adamın tavşanına dilek çektirirdi.
Sahi kaç sene geçmişti aradan. Çocukluğunun üstünden kaç yıl geçmiş olabilirdi? Hasatlar verimli miydi acaba bu yıl? Endişelendi. Saat bilmem kaçı bilmem kaç geçe, ılık bir sonbahar sabahı, 1944 yılında doğduğunu bir kenara yazmıştı oysa. Hangi yıldaydı? Ne diye çıkmıştı bu dükkandan?
Çektirdiği dileklerden birini baki cebinde taşırdı. Göz kapaklarının iyiden iyiye örttüğü yeşil gözlerini ovuşturduktan sonra, gözlüğünü taktı.
Bir defter al kendine
Belki birgün yaşadığın herşey bir hayal kadar uzak olacak.
Sev, şiir yaz, notlar al, günlükler tut
Belki tüm tanıdıkların bir yabancı kadar uzak kalacak...
Geri dönmeye karar verdi, aceleyle dükkanın yolunu tuttu. Komşu dükkanın sevimsiz cılız çırağı, bıraktığı yerde kapının önünü süpürmeye devam ediyordu.
Duraksadı.
"Bir defter lazım bana çocuk." dedi.
İçeriden al yanaklı iri kıyım bir kadın, soğuk sudan yanaklarıyla aynı renk olmuş tombul ellerini önlüğüne kurulayarak fırladı.
"Ah babacığım, bu kaçıncı defter..."
Bu haftanın kelime oyunlarını Hanife Ertaş yazdı.
🎈Bu haftanın kelimeleri: yeşil, şiir, baharat, yol, sabah.
Kaleminize sağlık. Durum hikâyesi ile olay hikâyesinin arasında kalmışsınız sanki.
YanıtlaSilİyi ki yazı var demeye devam edeceğim ben. Ve iyi ki yazan birileri var. 🙂
Tesekkurler. Yani öyle özel birsey oluşturmaya çalışmadım.Herhangi bir romanın bir sayfası gibi düşünmek daha doğru olur. Herhangi bir kisa hikaye diyelim 😀🎈
SilNe güzel yazmışsınız sıcak ve samimi 😊 elinize sağlık
YanıtlaSilYaşlılık zor.
YanıtlaSilGüzeldi.
Ya ne kadar güzel ben zaman zaman alıntı tarzında ya da kısa şiir gibi şeyler karalarım Instagram'da postlarimda paylaşırım. Bu tarz yazmayı denemedim sadece bir proje kitap kapsamında anı tarzında anne çocuk konulu kısa bir denemem oldu kitap olarak basıldı . Ama öyle çok isterdim ki kısacık anlamlı hikayeler tarzinda kaleme almayı. Emeğinize duygularınıza sağlık. Çok beğendim ve son cümlede çok duygulandım
YanıtlaSilAdama üzüldüm. Zaman ne çabuk geçiyor. Onu anlayabiliyorum.guzel anlatmışsınız:)
YanıtlaSilEski siyah beyaz Türk filmleri olur ya oradan bir sahne gibi. kalemine sağlık.
YanıtlaSilAh be baba,bu kaçıncı defter..."ne güzel kadar yazmışsın gönlüne kalemine sağlık canım benim sevgiler 😊👏
YanıtlaSilGözümün önünden film şeridi gibi aktı gitti. Çok güzeldi. O duygu yüklü yüreğine sağlık 😘😘💕
YanıtlaSiloleey digudili anneeeee şimdi listeye ekliyom yarın okuycem, baharatçııııı kikiki :)
YanıtlaSilAma ben o ihtiyarın yazdıklarını da okumak istiyorum. :) Ben çok sevdim hikayeyi. Ben de mi katılsam? :))
YanıtlaSilGüzel bir romanın rastgele açılmış bir sayfasını okumuşum gibi geldi. Çok beğendim ellerinize sağlık...
YanıtlaSilKalemine sağlık...
YanıtlaSilAnahtar kelimeleri hikayenin içine çok güzel entegre etmişsiniz.Siz söylemeseydiniz anlayamazdım.
YanıtlaSilElinize sağlık, Baharatçı Amcanın defteri şiirlerle dolmuştur. Çırak çocuk amcayı neden sevmiyor ki? Bu nokta sanki açık kalmış biraz:)
YanıtlaSilÇocuk ihtiyarı sevmiyor çünkü ihtiyar alzeimer oldugu icin cocugu kucuklugunden beri bir yabancı olarak taniyor, dede torun ilişkisi hicbir zaman kurulmuyor. Bu sebeple cocuk da ona karşı bir sevgi beslemiyor. Bu mantik üzerinden yazdim. Tabi bu bir roman değil, kısacık birkaç paragraf😀 aslında defterine şiir doldurmak değil amaci. Unutmamak için not almak...
SilBen ihtiyarın Alzheimer olduğunu çözememişim, bu durumda taşlar yerine oturuyor tabii. Belki sorun bendedir, teşekkür ederim:)
Silay yaaa yazık dedeyeeee, defterleri de hep kaybediyo tabiii :) ne güzel düşünce idi bu, eveet türk dizisi gibi, çok bizden :) ay bak böyle bir film var, karşı pencere, ferzan özpetek :)
YanıtlaSilÇok beğendim ben de... kısa bir sahne oyunu bile olabilir.
YanıtlaSilGüzel bir kurgu olmuş teşekkür ederim.
YanıtlaSilOkurken gözlerimde canlandı ne güzel yazmışsınız 😊
YanıtlaSilÇok hoş ve tatlı bir öyküydü:)
YanıtlaSilYani adamda unutkanlık mı başlamış? Bu arada ne güzel yazmışsın :)
YanıtlaSilGüzel olmuş, teşekkürler :)
YanıtlaSil🎈
SilBu benim hayatımda yazdığım ilk hikayeydi. Bir şerh de buraya düşelim öyleyse...📍📍📍
YanıtlaSilBen yazdım, oldu. Çünkü neden olmasındı🎈
Güzel bir kitaptan bir sayfa okumuş gibi hissettim. Sonraki sayfayı merak eder buldum kendimi. Kaleminize sağlık:)
YanıtlaSilAh, ne mutlu🎈 ilk defa bu tarz birsey yazıyorum yada yazmaya çalıştım demek daha doğru olur. Cok tesekkurlerimle🎈
Sil