28 Aralık 2020 Pazartesi

Anne günlüğü #3 2020'ye veda yallah tazyik


Yallah tazyik! Hadi bi siktir git, uza
manasına gelir. Bir de "haydi bastır" anlamında Ankaragücü taraftarının bir zamana damga vuran efsanevi tezahüratı olduğunu da az önce sözlükten öğrenmiş bulunuyorum. Rahmetli dedem tepesi atınca çok kullanırdı. Kendine has yüzlerce deyişi, ağdalı töreli sohbetleri vardı. Masa adamıydı. Devrinin fakülte mezunlarındandı. Tabi o yıllar namdı şöhretti fakülte mezunu olmak, bizim bu devirde asla göremeyecek olduğumuz bir irtiba. Janti adamdı. Nur içinde yatsın. Ona veda ettiğim yazıma,📍buradan ulaşabilirsiniz.

26 Aralık 2020 Cumartesi

Oğluma notlar #3 süt verdim bal aldım

 


İki kişilik bir yalnızlığımız var seninle. 🎈Sen ve ben. Bir taraftan babanın yokluğunun içindeyiz. Bir taraftan da koskocaman bir dünyanın. O dünyanın ağacından sadece bir yaprak koparabildin şimdiye kadar. Tek bir pencereden, tek bir yıldıza bakabildin. Öyle talihsiz bir zamanda bebek ve çocuk olmak arasında sıkışıp kaldın ki... 

25 Aralık 2020 Cuma

Bebekler çöpe atılmasın, SMA hastası çocuklar ölmesin, SMA ilaçlarını SGK karşılasın

Bazen ellerim buz gibi olur benim. Kanım çekiliyor heralde, canım çıkacak gibi oluyor.  

Bugün Çanakkale'de bir kadının sevgilisinden olan bebeğini evinde doğum yaptıktan sonra torbaya koyup, çöpe attığı görüntüleri izledim. 

23 Aralık 2020 Çarşamba

Baharatçının defteri, kısa hikaye, #kelime oyunları 4


Şapkasını taktı, ceketinin düğmesini ilikledi, bir hışım kapattı dükkanın kapısını. Komşu dükkanın 15 yaşlarında cılız çırağıyla gözgöze geldiler. Aldırış etmeden yoluna devam etti.

Çocuk baştan beri hoşlanmamıştı bu ihtiyar adamdan. Banliyonun en eski baharat dükkanı, en ihtiyar baharatçısı, en keskin baharatları... Hiçbirinden zerre hazetmemişti. Pek haksız da sayılmazdı.

22 Aralık 2020 Salı

Anne günlüğü #2 emektar ayaklar


Gökalp'in ayakları çok emektar. 📍Dört duvar evimizin içinde basmadığı tek bir nokta, tek bir yüzey kalmadı o ayaklarının.

📍Bu minik adamın minik ayaklarına kilotlu çorap giydirmenin ne kadar büyük bir maharet olduğu konusuna hiç girmeyeceğim. Bir de ne kadar hızlı büyüdüklerinden bahsetmeyeceğim çünkü duygusala bağlamak istemiyorum.

20 Aralık 2020 Pazar

Anne günlüğü #1 nereye sıçacak

Yorucu bir günün sonunda evlat uyudu. Anneannem diriliş ertuğrula devam ediyor. Bilmem kaçıncıyı ilk defa izlermiş gibi seyrediyor. Gökalp yatağımızda. Anneanne oturma odasında. Devir iktisat devri, salon ve giyinme odasında petekler yanmıyor. Böylelikle bana da ışık alabilecek tek sakin yer; mutfakta peteğin yanı kalıyor.

19 Aralık 2020 Cumartesi

Gökalp's mom değil, Gökalp'in anasıyım


Gökalp muazzam "tepemde". Öyle lafın gelişi falan da değil, bildiğin tepemde. Bir saniye olsun, ilgilendiği birşey olmaması mümkün değil. Her zaman böyleydi, ama şimdi daha da belirgin hale geldi.

Elektrik süpürgesi mi yapıyorum. Chucky bebek devrede. Bulaşık mı yıkıyorum. Sandalyesini çekip tezgaha geliyor. Bir çift göz bir çift el, her işin içinde. Son birkaç haftadır iyice içinden çıkılmaz bir hal aldı.

Blogger anneler fenomen çocuklar; anne bloggerlar teşhirci mi? Neden kendime anne blogger diyorum?

Bir evin bir kızıyım. Annem ben henüz 1 yaşındayken geçirdiği yüz felci sonrasında hastalanıyor ve ömrünün sonuna kadar yardıma ihtiyaç duya...